masaru-emoto-reiki

Dr.Emoto’nun yalan dolan su kristalleri

masaru-emoto-reiki2004 yapımı What The Bleep Do We Know diye bir saçmalık var; çok eski konu ama bizim memlekette pozitif düşünce pazarlaması (uydurmacası) o kadar popüler ki buna inanıp “mesajı yayma” kaygısı güdenlerin sayısı hızla artıyor. Ama yeterli değil! daha bu konuda pazarlanabilecek ürünleri tam keşfetmedi bizim yerli sekrıtçılar 🙂

Bizim enerjicilerimiz henüz daha inanç geliştirme ve bunu yayma kaygısında çünkü bu felsefeyi 🙂 kurtuluş olarak görüyorlar. Neyse. Biraz araştırsalar gaza gelip pozitif enerji yaymaya çalışan kitlelerine satılabilecek çok ürünler var. Bu derleme gerçekten bir harika; referans verdiği satış sitelerini mutlaka inceleyin, eğlence garantili (emoto fake mevzusu da mevcut burada) http://www.chem1.com/CQ/clusqk.html

Benim asıl konum Masuro Emoto adlı hoca efendi. Hado felsefesi diye birşey uydurmuş olan Emoto düşünce ve duyguların gerçekliği/fiziği değiştirebildiğini ispat etmiş olmakla övünüyor. Hepimiz biliyoruz değil mi?; beyin gücümüzün kısıtlı bir kısmını kullanıyoruz, az daha kullansak XMen yetenekleri geliştirmek işten değil falan. (çoğu hücre yenileme wolverine seçer ama benim favorim nightcrawler – alman kurt wagner)

İspat argümanı ise daha meşhur; özellikle yerli enerjicilerin en önemli örneği; duygusal odaklanma ile su kristallerinin elektronmikroskopu ile çekilen fotoğraflarında her duygu odağının suyu değiştirebildiğini söylüyor Emoto. Elbette ki tamamen uydurma. Emoto’nun bu sözde deneyi hiçbir bilimsel gerekliliği taşımadığı gibi; bu konuda doğal olarak ne bir tezi, ne bir makalesi ne de bilimsel bir iddiası var. Hatta 10 milyon USD önerenler olmuş Emoto’ya eğer aynı deneyi bir labaratuvarda bilimsel şartlarla yapabilmeyi becerebilirse diye, tabii ki hoca reddetmiş. Çünkü Hado ve Emoto sitelerinde hem kredi kartı hem de paypal geçerli 🙂 http://www.geocities.jp/emotoproject/english/home.html

 

Emoto zaman içinde pirinç tanelerini de “aptal, salak” diye diye karatmayı başarmış. Daha iri taneli bakliyat deneylerini bekliyoruz. Ben artık arabama hep temiz diye odaklanacağım; yıkama masrafından kurtulmak için.

Yazmadan geçmemek gereken bir diğer mizah konusu ise yine aynı filmde yer alan “bir grup meditasyoncunun Washington DC’de toplanıp, odaklanıp 8 haftada suç oranını düşünce gücüyle %25 düşürmesi” mevzusu. Sonuna hoax veya fraud veya fake kelimeleri ile yapabileceğiniz basit aramalara ihtiyaç duyarsanız yapın ve okuyun ama bence bunun olabilmesi için o bir grup meditasyoncunun aynı zamanda şuç işleyen suçlular olması gerekir bu iddianın gerçek olması için 🙂 meditasyon sırasında cinayet, kapkaç, hırsızlık yapmaya gerek kalmamıştır iyi para verildiyse…

What the bleep’in başrollerinden David Albert’in nasıl tufaya getirildiğini izlemek ise son önerim olacak bu konuda link

link link